Neden kavga edildiğini hiç düşündün mü?
Ben düşündüm. Ama bi sonuç çıkmadı. İçinde kavrulan isteklerin ve hislerin yanlış dışa vurumu mu? Yoksa tarz mı? Cehalet mi? Bıkkınlık mı?
Bulamıyorum cevabını.. Tek bildiğim, kontrolsüzlük oldugu. Ve yeni tek bildiğim uzak oldugu..
Aynı ev içinde uzak olmak, yakındayken tutamamak dedikleri eskiden platonik aşklar için söylenirken, şimdi tamamen büyük gerçek aşklar için soylenmeye başladı.
Peki neden? Anlaşamamak mi? Yoksa gerçekten anlaşıp da hala içinde ve hayatında bir parçanın eksikliği mi?
Her kavgadan sonra tekrarlanacagını bilerek bir sarılmayla herşeyi duzeltmek bir ilişki ilüzyonu mu?
İçimde buyuk bir uzaklık ve daraltıyla uyandım bugun.
Soğuk bir gunaydından fazlasıyız biz biliyorum...
Tek yapılması gereken sizce adım atmak mı? Peki nedendir adım atmaya korkmak?
Hayat cesaret ürünü değil mi zaten? Ha gayret o zaman... hayat için biraz daha cesaret...